'All For One, One For All'

60. Cannes Film Festivali de geride kaldı. 'Yaşamın Kıyısında' filmi ve jüride Orhan Pamuk'un olmasıyla, ülkemizde festival hayli konuşulmuştu.

Festival sonuçlarından memnun kaldığımı söyleyebilirim. Ödül törenini izlemek de gayet keyifliydi.

Dikkat ettiniz mi bilmem, törende 'Secret Sunshine' filmindeki performansıyla 'en iyi kadın oyuncu' ödülünü alan Do-yeon Jeon'un heyecanı, görülesiydi.

Do-yeon Jeon, ödülünü aldığında, o heyecan içinde konuşmasını yaparken, bulunduğu yerde olduğuna inanamadığını hissedebiliyordunuz. Ve başarısına, bu tabloyu da görmekle bir kez daha sevinmekten kendinizi alamıyordunuz.

Do-yeon Jeon tüm içtenliğiyle, yaşamında o ânı unutmayacağını söylerkenki halini, Güney Kore Sineması'na giden bir ödül olmasına da ayrı bir anlam yükleyerek, zihnimde fotoğrafladım ve sakladım.

Cannes Film Festivali'nde büyük ödül 'Altın Palmiye'yi alan, '4 Months, 3 Weeks, 2 Days' (4 Ay, 3 Hafta ve 2 Gün) filmi ile Rumen yönetmen Christian Mungiu'nun, ödülü aldıktan sonraki teşekkür konuşmasında da, ödülün doğru yere gittiği hissini duyumsayabiliyordunuz.

Çavuşesku rejiminin son yıllarında Romanya'da geçen, yasa dışı kürtaj yaptıran genç bir kızın hikayesini anlatan '4 Ay, 3 Hafta ve 2 Gün' filminin yönetmeni, ''Galiba herkesin dinleyeceği bir hikaye anlatmak için dev bir bütçeye ve bir sürü yıldıza ihtiyaç olmadığı ortada" diyerek konuşmasında; ödülün küçük ülkelerin düşük bütçeli film yapımcıları için teşvik edici olmasını umduğunu söyledi...

'Yaşamın Kıyısında' filmiyle, 'En İyi Senaryo' ödülünü alan Fatih Akın'ın ise; teşekkür konuşmasında Türkiye'ye 'birlik' mesajı göndermesi, dikkat çekiciydi. Türkiye'deki seçimlere gönderme yapan Akın; 'birleşin' çağrısı yapıyordu. Etkileyiciydi...

Alexander Dumas'yı beyaz perdeye de aktarılmış ölümsüz eserleri 'Count of Monte Cristo' (Monte Kristo Kontu), 'The Man in İron Mask' (Demir Maskeli Adam), The Three Musketeers' (Üç Silahşörler) ile anımsarsınız.

Fatih Akın'ın Cannes'taki konuşmasındaki 'birlik' çağrısı bana nedense, Aramis, Athos Porthos, D'Artagnan'ın 'All for one, one for all' (hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için) sözüyle, 'The Musketeers' (Üç Silahşörler)'i çağrıştırdı.

Bu çağrışımda, hafta sonu izlediğim filmlerin de etkisi olabilir tabii. Yine de, geri dönüp baktığımda, 60. Cannes Festivali ve Akın'ın 'birlik' çağrısı, zihinsel arşivimde artık böyle bir çağrışımla da yer bulacak. Hatta çağrışımın fon müziği de var; Bryan Adams, Rod Stewart & Sting ile 'All For Love'.

1993 yapımı 'The Three Musketeers' filmini, Kadıköy Süreyya Sineması'nda izlemiştim. Eğlenceli bir filmdi. Filmin sonunda, filmin soundtrack'i 'All For Love' klibi Bryan Adams, Rod Stewart, Sting ile o görkemli salonda beyaz perdede verilmişti.

O yıllarda popüler kültür rüzgârlarıyla şimdiki kadar güçlü savrulmadığımızdan, bir Bryan Adams hayranı olarak, o âna daha fazla değer yüklemiş olmam olası.

Sonrasında 'All For Love'ı her dinlediğimde; o zaman filmi ve sonrasındaki videoyu izlemiş olmanın tadıyla, o zamanki Süreyya Sineması'nı birlikte anımsamaktan, ayrı bir keyif aldım.

Süreyya Sineması'yla ilgili başka anılar da zihinsel arşivimde birikti ama, sanırım bir müzikle eşleşeni sadece bu. Şimdi, artık o eski Süreyya Sineması da olmadığı için, bu anıların değeri de daha fazla oluyor.

Böylece 'All For Love' benim için, 60. Cannes Festivali'nde Fatih Akın'ın 'birlik' çağrısına zihinsel fon müziğim olmasıyla da yeni bir anlam daha kazanmış oldu. Zihinsel süreçlerimiz enteresan işleyebiliyor öyle değil mi?

Yaşamda, müziklerin izleriyle zihinsel kronolojik sıralama yapmaktan, sanırım hoşlanıyorum. Yoksa sizin bir mekânla ya da bir müzikle eşleştirdiğiniz böyle anılarınız yok mu? Alttaki 'All For Love' videosunu izlerken, isterseniz bunu bir düşünün.

0 yorum:

Yorum Gönder

Merhaba! Flynxs | Lynist weblog yorum bırakma alanındasınız.
Ziyaretiniz, ve yorumlarınızda Türkçe Yazım Kuralları'na göstereceğiniz özen için teşekkür ederim!

İçerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Konuyla ilgili düşüncelerinizi, hissettiklerinizi, alttaki metin kutusuna yorumunuzu -isim, e-posta, varsa web site gibi detayları da belirterek- bırakarak paylaşabilirsiniz (yorumlarınızda bold, italik görünüm ve link vermek için < b>, < i>, < a> gibi bazı HTML etiketlerini de kullanabilirsiniz).

Saygı sınırlarını aşan ifadeler ve spam içerikli olası yorumlara yer vermemek için, bu blog'da yorumlar, onaylandıktan sonra yayımlanır. Yorumunuzu gönderdikten sonra burada eş zamanlı olarak görüntüleyemezseniz, endişelenmeyin, bu sebepledir.

Flynxs altındaki tüm yorumlardan anında haberdar olmak için yorumlara RSS ile abone olmayı unutmayın. (Bknz: RSS nedir?, Feedlerimi Nasıl Yönetirim?)

Olası soru, öneri ve görüşlerinizi bana, isterseniz 'gmail' adresim 'flynxs.blogspot' üzerinden de iletebilirsiniz...