American Gangster

Bir filmi izlemeden önce bir süre soundtrack'ini dinlemeyi, hoşlandığım tınıları sonrasında filmde yakalamayı seviyorum. American Gangster Soudtrack'i de, arşivimde yerini alan albümlerden biriydi.

Üç saate yaklaşan süresi yüzünden Denzel Washington, Russell Crowe'lu; Ridley Scott yönetmenliğindeki American Gangster (2007)'i, sinemada değil de 'bir ara evde izlenecekler' listeme dahil etmiştim. Bu akşam izleme fırsatı bulabildim, beklentilerimi karşıladığını hatta detaylarıyla da oldukça hoşuma gittiğini, söyleyebilirim.



Frank Lucas'ın
(Denzel Washington), iş yaşamındaki sınır tanımamazlığına kıyasla özel yaşamının sadelikten yana olması ve yanındakilerden de bunu talep etmesi ve Blue Magic'in (Mavi Büyü) marka değerini korumak için sergilediği tavır, filmi başka bir gözle izlememe, ayrı bir tad almama sebep olan ders niteliğindeki detaylardandı.

Sonrasında hemen web'de, bloglarda filmin bu yönüne değinilmiş mi, diye merak edip baktığımda; Önder Kiremitçi'nin, Marka Gündemi'ndeki 'Amerikan Gangaster'ten marka dersleri' başlıklı yazısını gördüm, hoşuma gitti, siz de okuyun -tabii, filmi de izlemediyseniz mutlaka izleyin- isterim.

Steven Zaillian imzalı senaryo, yönetim, sahneler -ki, müziklerin kullanımıyla özenli olduğu kadar etkileyiciydiler de-, oyunculuk performansları; dram, suç konulu filmlerin -üstelik, bu kadar uzunsa- hantal, ağır işleyen ve sıkıcı olabilecek yapısından oldukça uzaktı. Evet, özeleştiri psikolojik çözümlemenin derin olduğu ama bunu yaparken yormayan bir film, American Gangster.



American Gangster'ı izlerken -sevdiğim iki film-; Al Pacino ve Robert De Niro'lu, Heat (1995)/Büyük Hesaplaşma
ve Denzel Washington ile Ethan Hawke'lı Training Day (2001)/İlk Gün filmlerini anımsamak da güzeldi.

Ethan Hawke'ı Before Sunrise (1995)'da -ki, gayet hoş bir filmdi- gördükten sonra diğer filmlerini de takip etmeye başlamıştım. Onun o zamanlardaki görünümünün nedense daha sonra
Josh Brolin gibi olacağını düşündüğümden midir bilinmez -ki, öyle olmadı-, American Gangster'ı izlerken Josh Brolin'i de görünce zihnim hemen kolayca Training Day bağlantısını da kuruverdi...

Tabii bir de, Russell Crowe'un başka etkileyici filmleri de olmasına rağmen, -ki, genelde Gladiator (2000) ile hatırlanır- onu gördüğümde aklıma daha çok A Beautiful Mind (2001)/Akıl Oyunları'nın gelmesi var ki, bu filmde de aynı şey oldu; özellikle panonun önünde durduğu sahne; sanki Akıl Oyunları'ndaki, duvarlarına notlar iliştirdiği çalışma alanlarına bizi götürüp, getiriyor...



İzlemediyseniz,
American Gangster izlenecek filmler listenize eklemenizi öneririm. Ben, 'geri dönüşlerle arada yeniden izlenebilecek filmler' listeme ekledim bile...

Flynxs'teki, konuyla ilgili olabilecek diğer yazılar:
Righteous Kill, 2008,
Ethan Hawke.

0 yorum:

Yorum Gönder

Merhaba! Flynxs | Lynist weblog yorum bırakma alanındasınız.
Ziyaretiniz, ve yorumlarınızda Türkçe Yazım Kuralları'na göstereceğiniz özen için teşekkür ederim!

İçerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Konuyla ilgili düşüncelerinizi, hissettiklerinizi, alttaki metin kutusuna yorumunuzu -isim, e-posta, varsa web site gibi detayları da belirterek- bırakarak paylaşabilirsiniz (yorumlarınızda bold, italik görünüm ve link vermek için < b>, < i>, < a> gibi bazı HTML etiketlerini de kullanabilirsiniz).

Saygı sınırlarını aşan ifadeler ve spam içerikli olası yorumlara yer vermemek için, bu blog'da yorumlar, onaylandıktan sonra yayımlanır. Yorumunuzu gönderdikten sonra burada eş zamanlı olarak görüntüleyemezseniz, endişelenmeyin, bu sebepledir.

Flynxs altındaki tüm yorumlardan anında haberdar olmak için yorumlara RSS ile abone olmayı unutmayın. (Bknz: RSS nedir?, Feedlerimi Nasıl Yönetirim?)

Olası soru, öneri ve görüşlerinizi bana, isterseniz 'gmail' adresim 'flynxs.blogspot' üzerinden de iletebilirsiniz...