Zamanda Yolculuk [mim]

Konumuz, CERN'de yapılacak deneyden ilhamla başlamış olan, blog sahillerime sevgili Artemis tarafından ulaşan, 'Zamanda yolculuk gerçekleşebilseydi, gitmek isteyeceğimiz iki zaman dilimi?', sorusu etrafında dolaşan bir mim pası.
CERN'de yapılacak, evrenin nasıl var olduğuyla ilgili bilgilere ulaşılacağı beklenen Atlas deneyi sırasında ortaya çıkan yüksek enerji, zamanda bir kırılma yaratacak, atom düzeyinde bile olsa bir zaman tüneli oluşacak...
Zamanda yolculuk gerçekleşebilseydi, nerede bulunmak isterdim?

Tercihim, gelişkin teknolojili ve daha konforlu yerlerde bulunmaktan yana, ama geşmişte bulunup o zamanın dokusunu deneyimlemek isteyeceğim pek çok zaman dilimi de var.



Meselâ, Leonardo'nun dehasına,
Rönesans'a, şövalyelerin 1500'lerdeki Fransa'sı ve Kraliçe Catherine de Médicis'in Entrikalarına tanıklık etmek ya da İskenderiye kütüphanesi'nde çalışabilen bir bilim insanı olabilmek, isterdim.



Tabii, ülkemizde yaşanagelen son gelişmeleri gördükçe, milletçe özellikle 1923-1925 yılları arasında Atatürk'ün ve Latife Hanım'ın yurt gezilerine katılabilsek, Çankaya'daki köşkteki sohbetlerine kulak verebilsek, Atatürk'ün Türk insanını modernize etme sürecindeki tavrını görüp içselleştirerek zamanımıza dönüp yaşamaya o bilinçle devam edebilsek, ne iyi olurdu, diye de düşünmekten kendimi alamıyorum.

Çünkü okumaya, kaynakları tarayıp gerçekleri doğru öğrenmeye meraklı(!) insanımız, maalesef tüm bu gayretlerine rağmen yönlendirmelere açık kalmaktan kendini alamıyor. Bir yandan masal dünyasında yaşatılmaya çalışılırken, diğer yandan farkında olmadan aptalca oyunlara alet oluyor. Yoksa, sanmıyorum ki 80 yıl önce Atatürk gibi bir dehanın zihninin ışığı, fikirleriyle aydınlanan insanlar, şimdinin suni aydınlığında yaşamaya böyle tahammül edebilsinler!
İşimize bakıp kendimizi geliştireceğimiz, neleri tartışıp çözeceğimiz yerde, nelerle uğraşıp meşgûl ediliyor, oyalanıyoruz!..

Peki. Konunun
fazla dışına çıkmayayım...

Cern ile ilgili, 'Yüzyılın fizik deneyi', diye gazetelerde yer bulan araştırmaya, zamanında 'Palindromik Kelimeler ve Ambigram' başlıklı yazımda ben de biraz değinmiştim, arzu ederseniz oradan okumaya devam edebilirsiniz.

Leonardo'nun eserlerine, drawingsofleonardo.org, universalleonardo.org, leonardo.machines, ve 16 milyar piksellik son akşam yemeği bağlantılarından göz gezdirebilirsiniz.

Kraliçe Catherine de Médicis'in Entrikalarına ise, Michel Zévaco'nun 'Pardayanlar' serisi kitaplarından tanık olmak mümkün, enfes bir deneyim olacaktır, kesinlikle öneririm.

Ve, her zaman mim paslarına yaptığımız gibi, kendimiz blogumuzda cevap verdikten sonra, başka bloglara aynı şeyi yapmaları üzere göndermemiz gerekiyor. Truetypelies, Fikir Atölyesi, Kod ve Us, Wolkanca ve siz, geçmişe yolculuk şansınız olsaydı, hangi zamanı demeyimlemek isterdiniz? Bloglar arası bu mini oyuna dahil olmak isterseniz, düşüncelerinizi ve enteresan yorumlarınızı öğrenmek, benim için zevk olacaktır.

Özellikle yazının uzunluğuna bakmadan sonuna kadar gelebilenlerle alttaki videoyu paylaşmak istiyorum. Aynı zamanda hafta sonu müziğimiz olarak burada yer alıyor olacak.



Yael Naim'in 'New Soul' parçasının videosunu, işlerine dalıp ne zamandır blogunu güncelleyemeyen sevgili Murat Kaya'nın blogunda görünce, hoşuma gitti ve hafta sonu müziğim olsun, diyerek bloguma almak istedim.

Çok hoş bir video, müzik de öyle, ki zaten onu
MacBook Air reklamının müziği olarak anımsayacaksınızdır, diye düşünüyorum. Ne dersiniz?

9 yorum:

  1. Ben yazdım "mim" inize bir cevap.
    haberiniz ola!

    YanıtlaSil
  2. Efendim bu mimde şu ana kadar bana pasalnmış ve çok hoşuma giden bir mimdi. Ama asıl söylemek istediğim Yael Naim'in 'New Soul' parçası hakkında süper bir şarkı. Belki size veya başkalarına itici gelebilir ama ben bir mac hastası ve apple tutkunu bir adamım. Reklamlar da bu şarkıyla lansman yapan MacBook Air’da duyunca dedim ne güzel şarkı sonra bir hafta her yerde dinledim bıkana kadar ama hala bıkmış değilim. Burada da duyunca çok sevindirik oldum şimdi gene.

    YanıtlaSil
  3. wolkanca,
    evet, gördüm (: bu minik oyuna hemen katıldığınız için çok teşekkür ederim. burda da bir kez daha yineleyeyim, yazılara karikatür ilavesi ilgi çekici bir yenilik olmuş...

    volkanalabaz,
    aksine, tutkunuzu anlayabiliyorum; işim gücüm ötesinde apple benim de lovemark'ım (: ve evet 'new soul' ritmine kapılınmayacak gibi değil.. özellikle videoda zaman 2:30'a geldiğinde yüzen evi uzaktan gördükten sonra, 2:41'de trombonun girişi, sevdiğim hoş detayrıntılarından... lal-lal-laaa lal-lal-laaaa lal-lal-laaaa...

    YanıtlaSil
  4. Zamanda yolculuk fikri korkutur beni. Bir şeyleri düzeltmeye kalkma isteği hiç olmayan doğrular yalnışlar paranoyasında yersiz gelir. Olmuş olanların olma gereksinimleri ve başka bir olasılığın yaratılması isteği. Bu fikir korktur beni, çünkü yapabilmek kolayıma gelir, çünkü işime gelir...

    YanıtlaSil
  5. rabarba,
    madde enerjidir, düşünceler de enerjidir ve birbirine bağlı, ilişkilidirler. bunların ortak bilinçaltını oluşturduğu ve düşüncenin ışık hızından hızlı olduğu, ışık hızına yaklaştıkça da zamanın yavaşladığı düşünüldüğünde; bu bizi bir ekrandan izliyormuş hissinde geçmişi seyretme konumuna sokabilir. o yüzden, hani olur da geçmişe gidebilsek, izlemekten fazlasını yapabileceğimizi sanmıyorum (: korkmaya gerek yok.

    geçmişte birşeyleri değiştirme merakına kapılmaktansa, geleceğe odaklanan gelişkin bir vizyon edinip, dönüp bakıldığında memnuniyet verecek 'şimdi'ler var etmek en ideali, diye düşünüyorum. tabii bu olurken, kuantum fiziğine ilgi duymak da yaşama hoş bir açılım katabilir (: meselâ, adam fawer'ın 'olasılıksız' kitabını, bunları düşünürken eğlenceli zaman geçirme yollarından biri olarak önerebilirim .

    YanıtlaSil
  6. Bu kısa zamanda önerilerinizin herbiri özenle dikkate alındı. Zamanı bölüntülemek (yıllar. aylar, günler ve hatta minicik saniyelere kadar) insanoğlunun yaşamını anlamlandırma ve kolaylaştırma çabasından öteye gitmiyor benim için. Bütünleşik zamanda sonsuz süregiden akışın içinde herşey olmaya ve yaşanmaya devam ediyor olmalı. Bid dağın kendi yükseltisinde ters konulmus dayanaksız ve içi harçsız bir huni olmadığı gibi, kendini yarattı katmanlar içinde zaman enine hareket etmeye devam ediyor. Geçmiş ya da gelecekten yoksun sonsuz bir şimdinin içinde herşey olmak için kendi anınını bekliyor. Bu şursuzluk denizinde rakamlar kendilerine anlamdaş sözcüklerle tarifi olasılıksızlığa varan ya da kuramlaşan bir yapıya varıyor ki bu da bilinçli bir hayvan olan insanın kendisinden önce başlayan ve devam edecek olan hayat denilen şeye ömür diyebilmesiyle lirikleşiyor.

    Nihayetinde anlar toplamı = zaman.

    YanıtlaSil
  7. hımm.. öyleyse, iyi bir 'an koleksiyoneri' olmamız lâzım (:

    YanıtlaSil
  8. ben /yavuz eğri. /zonguldak kilimli,den. / zaman yolculugu. mümkündür. 1. saniyede trilyonlarca. zaman dilimi bulunur. hız, ışık hızı. bütün zaman dilimini. deler arkasına yani bi. önceki zamana geçer. hatta bir santimde bile trilyonlarca hızda gitsek. 100. bin kat ışık hızında. evrenin başlangıcına bile gidebiliriz. . biz aslında başka açıda. ışık hızı kadar. hareket ederiz. ama başka açıda çok yavaşızdır./mesela elimi /10000 bin kat ışık hızında ileri bir hamle yapsam. evrenin başlangıcına gider. orda var olur.gözükür ve çektigimde elimi. bulamam./ şü an 2200. 3000. 50000. yılı evrenin yok oluşuna kadar. yaşanıyor. ama biz zamanı delemedigimiz için bilemiyoruz. hıza dayanıklı atomlar / element/ bulmalıyız. istesek einstein,i bile o zamandan geçmişten alabiliriz. getirebiliriz. tek sorun zaman deişir. hayatın akışı kader deişir. zamanda yolculuga az yüz yıl kaldı. geçmişten gelseler bile bizim torunlar. bize gözükmezler belki zamanı deiştirmek istemezler. büyük sorunlar yaratabilir. zaman geriyede aslında gidebilir. ileri. giden peki geri niye gitmez?? var olan şey yok olurmu? yaşanılan zaman yok olurmu? hayır/ ben yaşamı kayıtlı bir band gibi görüyorum. film ,mi nasıl çektiysen öyle gösterir. bizde film .arkadaşlar. zamandır. ne kadar hızda gidersek o kadar. bandı geri alırız. bu örnektir. zamanı anlayabilen kavrayabilen bir insanım. bunlar saçmalık deildir arkadaşlar birer gerçektir. tek sorun şu an başaramamızdır. ama olacak. bunu yine şuursuz zaman biliyor. ama haberi yok.

    YanıtlaSil

Merhaba! Flynxs | Lynist weblog yorum bırakma alanındasınız.
Ziyaretiniz, ve yorumlarınızda Türkçe Yazım Kuralları'na göstereceğiniz özen için teşekkür ederim!

İçerik hakkında ne düşünüyorsunuz? Konuyla ilgili düşüncelerinizi, hissettiklerinizi, alttaki metin kutusuna yorumunuzu -isim, e-posta, varsa web site gibi detayları da belirterek- bırakarak paylaşabilirsiniz (yorumlarınızda bold, italik görünüm ve link vermek için < b>, < i>, < a> gibi bazı HTML etiketlerini de kullanabilirsiniz).

Saygı sınırlarını aşan ifadeler ve spam içerikli olası yorumlara yer vermemek için, bu blog'da yorumlar, onaylandıktan sonra yayımlanır. Yorumunuzu gönderdikten sonra burada eş zamanlı olarak görüntüleyemezseniz, endişelenmeyin, bu sebepledir.

Flynxs altındaki tüm yorumlardan anında haberdar olmak için yorumlara RSS ile abone olmayı unutmayın. (Bknz: RSS nedir?, Feedlerimi Nasıl Yönetirim?)

Olası soru, öneri ve görüşlerinizi bana, isterseniz 'gmail' adresim 'flynxs.blogspot' üzerinden de iletebilirsiniz...